1932 – 1938 Dönemi Türk – Fransız İlişkileri ve Hatay Meselesi

30 Ocak 2014 tarihinde tarafından eklendi.

Türk – Fransız İlişkileri ve Hatay Meselesi

Türk – Fransız ilişkilerinin 1932 – 1938 dönemindeki en önemli konusunu Hatay (İskenderun Sancağı) meselesi oluşturuyordu.İskenderun Sancağı, Misak -1 Millî sınırları içerisinde yer alıyordu. Ancak, Türkiye ile Fransa arasında 20 Ekim 1921 tarihinde imzalanan Ankara Antlaşması ile, Suriye sınırları içinde bırakılmış olmasına rağmen, bu sancağa özel bir yönetim şekli tanınmıştı.

Türkiye ve Fransa arasında 1933 yılında yapılan antlaşma ile, iki ülkeyi ilgilendiren Lozan’dan geriye kalan meseleler çözülmüş ve ilişkiler dostluk havasına girmişti. Fakat, Fransa, 1936 yılında Suriye ile, bu ülkeye bağımsızlık vermeyi öngören bir antlaşma imzalayınca, Suriye sınırları içerisinde yer alan İskenderun Sancağı’nın statüsünün ne olacağı hususu gündeme geldi. Bu sırada, Fransa adı geçen sancağı Suriye’ye bırakmak istedi. Türkiye bu isteğe şiddetle karşı çıktı ve Fransa’dan 9 Ekim 1936 tarihinde bu sancağa bağımsızlık vermesini talep etti. Türkiye’nin bu talebi üzerine Fransa, 10 Kasım 1936’da, böyle bir karar vermeye yetkisi olmadığını bildirerek, konuyu Milletler Cemiyeti’ne götürmeyi önerdi ve Türkiye de bu öneriyi kabul etti.

Böylece Milletler Cemiyeti’ne götürülen mesele, 18 Aralık 1936 tarihinden itibaren burada ele alınmaya başlandı. Hemen konunun araştırılması için bir komisyon kuruldu. Bu komisyon raporları ve bu sırada Türkiye ile iyi ilişkiler içerisinde bulunan İngiltere’nin de desteğiyle, Milletler Cemiyeti, 20 Ocak 1937 tarihinde Türk tezini kabul ederek, sancağa ayrı bir statü tanınmasını kabul etti.

Buna göre; sancak, içişlerinde serbest dışişlerinde Suriye’ye bağlı bir hale getirilirken, resmi dilinin Türkçe olması ve ayrı bir Anayasasının bulunması kabul edildi. Ayrıca, sancağın resmi dilinin Türkçe olması ve toprak bütünlüğünün korunması hususunun, Türkiye ile Fransa arasında daha sonra yapılacak bir antlaşmayla garanti altına alınması öngörüldü.

Nitekim Türkiye ile Fransa arasında imzalanması öngörülen bu antlaşma, 29 Mayıs 1937 günü imzalanmıştır. Bu antlaşma ile, hem Türkiye – Suriye sınırı çizilmiş, hem de adı geçen hususlarda beklenen garanti verilmiştir.

Daha sonra, sancak Anayasasının çalışmaları sırasında Fransızlar Türkiye’ye bazı güçlükler çıkarmışlar ise de, 1938 yılında, Almanya’nın Avusturya’yı ilhakı, Fransa’nın Türkiye’ye karşı tutumunu yumuşatmasına sebep olmuştur. Bu anlayış içerisinde, iki ülke arasında 3 Temmuz 1938 tarihinde gerçekleştirilen Askerî Antlaşma ile sancağın statüsü aynen korunurken, 4 Temmuz 1938’de imzalanan Dostluk Antlaşması’yla da meselenin çözümü biraz daha kolaylaştırılmıştır.

İskenderun Sancağı Meclisi, 1938 Ağustosu’nda yapılan seçimlerin ardından, 2 Eylül 1938 tarihinde açılmıştır. Bu tarihte toplanan Meclis, İskenderun Sancağına, Hatay Devleti adını verirken, yönetim şeklini de cumhuriyet olarak belirlemiştir. Böylece, Türkiye’nin çabaları sonucu, Hatay Devleti ilk aşama olarak kurulmuştur.

Aslında Türkiye, nihaî olarak Hatay’ın Türkiye’ye katılması gerektiği yönünde bir politika takip ediyordu. En sonunda Türkiye’nin bu talebi, Fransa tarafından, iki ülke arasında 23 Haziran 1939 tarihinde Ankara’da imzalanan antlaşma ile kabul edildi. Bunun üzerine, Hatay Meclisi de, 23 Haziran 1939 tarihli son toplantısında oybirliğiyle Türkiye’ye iltihak kararı aldı.

Böylece, Hatay Cumhuriyeti Temmuz 1939 tarihi itibarıyla Türkiye sınırları içine katılırken, Türkiye’nin bu yöndeki politikası da sonuç vermiş oldu. Hatay’ın Türkiye’ye katılmasında, şüphesiz, bu dönemde Avrupa’nın içinde bulunduğu durumun etkisi, İngiltere’nin Türkiye’yi desteklemesi ve en önemlisi, güçlü bir Türkiye’nin varlığı ile, dış politikadaki kararlılığı önemli rol oynamıştır.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Şu Sayfamız Çok Beğenildi
Çağdaş Dünya Tarihi Soru Cevap