Osmanlı Ekonomisinde Toprak
Toprak
★ Osmanlı halkının büyük kısmı köylerde ve kırsal alanda yaşadığından tarım ön plana çıkmıştır.
Devlet bunun için toprağın düzenli olarak işlenmesini sağlamış ve boş kalmasına müsaade etmemiştir.
★ Osmanlı Devleti’nde ekilebilen toprakların çoğu devletin malı idi. Bu toprakları kullanma hakkı ise Teba’nındı (halk)
★ Devletin malı olan topraklara Miri Arazi denmekte idi.
★Osmanlı Devleti ekonomik hayatın düzenlenmesinde toprağın işlenmesini reaya’ya bırakırken köylülerin ailelerinin geçimlerini sağlayacak toprağa sahip olmalarına dikkat etmiştir.
★ Osmanlı Devleti’nde köylülere dağıtılan topraklara çift denirdi.
★ Reaya (halk, köylü) toprağın kullanma hakkını çocuklarına bırakabilirdi.
NOT :
Osmanlı’da toprağın sahibinin devlet olması ortaya büyük hanedanların çıkmasını engellemiş ve Avrupa’daki feodalite sisteminin önünü kesmiştir. Bu nedenle Osmanlı Devletin’de Köle Çiftçi Sınıf yoktur.
Mülk Arazi: Kişinin şahsına ait topraklardır. İstediği gibi satabilir, boş bırakabilir veya vakfedebilirdi. Yani her türlü tasarruf hakkı o kişinin kendi şahsına aittir.
Mülk arazi kendi arasında öşri ve haraci olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
Öşri: Müslümanların işlediği mülk arazidir. Toprak üzerinde her türlü tasarruf hakkına sahiptir. Devlete ürün üzerinden öşür ve ayrıca çift resmi (arazi vergisi) ödüyorlardı.
Haraci: Fethedildikten sonra gayrimüslimlere verilen topraklardır. Her türlü tasarruf hakkı o kişiye aittir. Bu kişiler devlete ürün üzerinden haraç ve ayrıca arazi vergisi ödüyorlardı.
Miri Arazi: Devlete ait olan arazilerdir. Bu araziler fethedildikten sonra Tahrir Defterine kaydedilirdi. Toprağın mülkiyeti devlete aitti. Devlet belli hizmet ve görevler karşılığında bu toprağı halkına veriyordu. Toprağı alan kişi bir nevi kiracı durumundaydı.
Dirlik: Miri arazinin en önemli bölümüdür. Hizmet karşılığı devlet adamlarına verilen topraklardı. Bu toprağın mülkiyeti devlete, ekip biçme ve kullanım hakkı çiftçiye aitti.
Vakıf Arazisi: Geliri cami, medrese, kervansaray, bedesten, hastane gibi hayır kurumları için ayrılan topraklardı.
Bu topraklar satılamaz, devredilemez ve bir başkasına miras bırakılamazdı.
Paşmaklık: Geliri padişah eşlerine, kızlarına ve annelerine verilen topraklardır.
Malikane: Devlet yönetiminde üstün hizmetleri bulunan kişilere verilen topraklardı. Bu topraklar artık o şahısların mülkü olduğundan çocuklarına miras olarak bırakılabilirdi.
Mukata: Geliri doğrudan doğruya hazineye bırakılan topraklardır. Bu toprağı işleyen halk (reaya) vergilerini iltizam yoluyla hazineye vermektedir.
Yurtluk ve Ocaklık: Yurtluk arazinin geliri sınır boylarında görev yapan komutanlara ve akıncı beylerine veriliyordu. Devlet bu sayede sınırlarının güvenliğini sağlıyordu.
Ocaklık arazi ise; tersane giderleri için ayrılan topraklardı. Ayrıca kale muhafızlarına da bu topraktan veriliyordu.
✍ Ocaklık sahibi olan kumandanlar aldıkları toprağı çocuklarına miras bırakabiliyordu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.