Yıldırım Bayezid’in Karamanoğlu Üzerine Sefere Çıkması ve Alaeddin Bey’in İdamı
Yıldırım Bayezid’in Karamanoğlu Üzerine Sefere Çıkması ve Alaeddin Bey’in İdamı
Osmanlıların Rumeli yakasında peşpeşe kazandıkları zaferlerle fütuhatları devamlı artarken, Karamanoğlu Alaeddin Bey de, Ankara sancağı beyi olan Timurtaş Paşa ile harp etmekte idi. Daha önce de zikredildiği gibi, Karamanoğlu, Timurtaş Paşa’yı esir eylemiş idi. Karamanoğlu Alaeddin Bey’in, bu sırada, bir zamanlar ittifak kurduğu Kadı Burhaneddin ile de arası bozulmuştu. Bundan dolayı 1396 yılında, Kadı Burhaneddin, Karamanoğlu askerlerini hezimete uğratıp Aksaray şehrini de işgal eylemiş idi.
Yıldırım Bayezid, aralarındaki anlaşmaya rağmen Osmanlı topraklarına tecavüzlerde bulunan Karamanoğlu Alaeddin Bey’i cezalandırmak için harekete geçti. Askerî durumunu çok kuvvetli gören ve Avrupa cephesinden hiçbir tehlike beklemeyen Osmanlı padişahı, bütün kuvvetlerini sefere getirmişti. Karamanoğlu ise, Varsak, Turgutlu ve Bayburtlu boyları başta olmak üzere, pek çok Türkmen boy ve oymaklarıyla, kendi hizmetinde bulunan Kara Tatarlar ve Samağar oymağı askerlerini Osmanlı ordusunun karşısına çıkardı. Yıldırım Bayezid ile Alaeddin Bey arasında, Konya’nın Akçay adlı ovasında vukua gelen savaş iki gün sürdü ve ilk anda kesin bir sonuç alınamadı. İkinci günü akşamı, Osmanlı ordusundan otuzbin kişilik bir kuvvet ile Karamanoğlu ordusunun gerisini çeviren Yıldırım Bayezid, iki ateş arasında kalan Karamanoğlu’nu firara mecbur bıraktı. Konya kalesine kapanan Alaeddin Bey, şehir halkının yardım etmemesi sonucu yalnız kaldı. Yıldırım Bayezid, Alaeddin Bey’i, on gün kadar muhasara etti. Konyalılar, mallarına ve canlarına dokunulmaması kaydı ile şehri gizlice teslim edeceklerini bildirdiler. Bunun üzerine Yıldırım Bayezid, şehrin ileri gelenleri ile tertibat alarak kaleyi işgal eyledi. Alaeddin Bey, şehir içinde, Osmanlı kuvvetleri ile çarpıştı ise de muvaffak olamadı. Firar ederken attan düşerek ele geçirildi. Yıldırım Bayezid’in yanına getirilen Alaeddin Bey, Osmanlı padişahının niçin itaat etmediğine dair sorusuna, “Niçin itaat edecekmişim? Ben de senin gibi bir hükümdarım!” karşılığını verdi. Alaeddin Bey’in bu mağrur sözlerine canı sıkılan Yıldırım Bayezid, Karamanoğlu’nun inadında musir ve ıslah olmaz tutumu karşısında idamını emretti. Ancak, Osmanlı tarihlerinde, Yıldırım Bayezid’in Karamanoğlu’nun idamından hemen sonra, ölümüne ağladığı, hatta bir türlü teskin olamayarak, Alaeddin Bey’in celladını da idam ettirdiği nakledilmektedir.
Yıldırım Bayezid, Konya’ya kendi adamlarından bir vali tayin ederek Karamanoğlu devletinin merkezi olan Lârende üzerine yürüdü ve burasını da kolayca fethetti (1397). Şehrin fethi sırasında Alaeddin Bey’in zevcesi olan Yıldırım Bayezid’in kızkardeşi Nefîse Hâtûn ile iki oğlu Mehmed ve Ali Beyler, Lârende’de (Karaman) bulunuyorlardı. Nefîse Hatun, iki oğlu ile şehrin fethini tamamlamakta olan Yıldırım Bayezid’in otağına geldi. Bayezid, kardeşi ile çocuklarını Bursa’ya gönderdi.
Alaeddin Bey’in idamından sora, Karamanoğullarına ait şehirlerin Torosların kuzeyinde bulunanların tamamı (Konya, Karaman, Niğde, Develikarahisar) Osmanlıların eline geçti.
Anadolu’nun en eski payitahtı olan Konya’nın bu sefer sonunda Osmanlıların eline geçmesi, Osmanlı hanedanının bölgedeki beylikler üzerindeki hegemonyasını iyice kuvvetlendirdi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.