İlk Osmanlı-Karamanoğlu Savaşı

31 Mart 2014 tarihinde tarafından eklendi.

İlk Osmanlı-Karamanoğlu Savaşı

Yıkılan Selçuklu İmparatorluğu’nun payitahtında ortaya çıkan Karamanoğulları beyliği, Anadolu beyliklerinin en büyüklerinden biri olup diğer beyliklere karşı kendilerini Selçuklu devletinin varisi saymakta idiler. Osmanlı Beyliği’nin Karesi ile Ankara’yı alması, Karamanoğulları’nın hoşuna gitmemiş, hatta, Orhan Gazi’nin son zamanlarında Ahileri tahrik ile, 1361 yılında Sultan Murad’ı buraya sefere zorlamışlar idi.

Murad Hüdavendigâr’ın saltanatı zamanında Karamanoğulları devletinin başında Halil Bey’in oğlu Alaeddin Bey bulunmakta idi. Alaeddin Bey, aynı zamanda I. Murad’ın kızı Melek Hatun ile de evlenmiş bulunuyordu. Yıldırım Bayezid’in Germiyanoğlu’nun kızı ile evlenmesi üzerine, bir kısım Germiyan topraklarının Osmanlı devletine ilhak edilmesinin ardından, Hamidoğulları’ndan da bazı arazilerin satın alınması iki devleti kuzey ve batı cihetlerinden komşu durumuna getirmiş idi.

Osmanoğulları’nın hudutlarına bu kadar sokulmasını tehlikeli gören Karamanoğlu Alaeddin Bey, Murad Hüdavendigâr’ın Rumeli’de meşgul olduğu bir sırada, Bosna kralı ile anlaşarak, Hamidoğlu’ndan satın alınmış olan Beyşehri’ni işgal edip etraf şehir ve kasabalarda yağmalarda bulundu. Bu hadise iki devlet arasında savaşa sebep oldu.

Murad Hüdavendigâr, Rumeli’nin muhafazasına Çandarlı Halil Hayreddin Paşa’yı bırakıp Çandarlı’nın oğlu Kazasker Ali Bey’i de beraberine alarak, Bursa’ya geldi; Rumeli beylerbeyi Kara Timurtaş Paşa’ya da, emrindeki askerle acele Bursa’ya gelmesi için ferman gönderdi (1386). Murad Hüdavendigâr, kışı Bursa’da geçirdi. Bu sırada Karamanoğlu’ndan elçi gelerek, sulh teklifinde bulundu. Ancak Sultan Murad, bu teklifi reddetti. 1387’de Kütahya’da bulunduğu sırada, yeniden gelen Karamanoğlu’nun elçisini, padişah ikinci defa reddetti. Afyonkarahisar’da yapılan bir müzakereden sonra, Konya üzerine yürünmesine karar verildi. Osmanlı ordusunda Sırp despotu, Köstendil beyi, Bizans imparatoru ve Saraç Türklerinin kuvvetleri ile Kastamonu hükümdarı Süleyman Paşa’nm askerleri de hazır bulunmakta idi. Karamanoğlu’nun emrinde ise, kendi kuvvetlerinin yanısıra Turgut, Vaşak, Bayburtlu, Samağar, Barımbay, Caygazan ve Tosboğa gibi Türkmen ve Tatar askerleri bulunmakta idi.

Osmanlı ordusunun sağ kolunda Yakub Çelebi, sol kolda ise Yıldırım Bayezid tertibat aldılar. Yakub Çelebi’nin maiyyetinde Saruca Paşa, İncecik Balaban, İlyas Bey ve Müstecab Subaşı, emirlerindeki   askerler   ile   yerlerini almışlardı. Murad Hüdavendigâr merkezde, Kara Timurtaş Paşa da, cebehane muhafazasında yerlerini aldılar. Konya ovası önünde vukua gelen savaşta, bilhassa Yıldırım Bayezid ve Timurtaş Paşa’nın hücumları ile Karaman askerleri perişan oldular. Alaeddin Bey, Konya kalesine sığındı. Kale zaman geçirilmeden muhasara altına alındı. Murad Hüdavendigâr’ın halkın malına ve canına dokunulmaması hususundaki emrine, Sırp askerleri itaat etmeyerek, bazı yağmacılık hareketlerinde bulundularsa da, kendilerine aman verilmeyerek derhal idam olundular (1387).

Konya muhasarası bir süre devam etti. Kurtuluştan ümidini kesen Alaeddin Bey, zevcesi Melek Hatun’u, babasına göndererek, aman diledi. Melek Hatun ile birlikte Konya ulemasından da birkaç kişi geldi. Melek Hatun’un ricası üzerine Alaeddin Bey’in suçları affolundu. Bunun üzerine Alaeddin Bey, Konya kalesinden çıkarak, Sultan Murad’ın huzuruna geldi. Padişahın elini öperek aralarında sulh yapıldı. Beyşehri tekrar Osmanlılara geçti. Daha sonra Bursa’ya dönüldü.

Bu savaşta, Kara Timurtaş Paşa’nın fevkalade yararlığı görüldüğü için, kendisine vezirlik verildi. Bu sırada Rumeli muhafazasında bırakılan vezir Kara Halil Hayreddin Paşa vefat etti. Yerine oğlu Ali Bey vezir oldu.

Bu sefer Karamanoğlu’nun Anadolu beylikleri üzerindeki nüfuzunu zaafa uğratırken, Osmanlı hükümdarının Anadolu sultanları üzerinde, kudret ve nüfuzunu iyice artırdı. Bu nüfuz dolayısıyla, Murad Hüdavendigâr’ın I. Kosova seferine, hemen hepsi asker gönderdiler. Diğer taraftan sefer sırasında kendisine istediği gibi riayet olunmadığını iddia eden Sırp kumandanı, Sırbistan’a vardığında, kralı tahrik ederek, Osmanlı ile olan sulhu bozdurdu. Hatta bu tahrikler üzerine Sırp kralı Osmanlılara bağlı bazı yerleri yağma ve talan etti.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Şu Sayfamız Çok Beğenildi
KPSS Anayasa Kartları Soru Cevap