Osmanlı Devleti’nde Tarih, Coğrafya, Astronomi
Osmanlı Devleti’nde Tarih, Coğrafya, Astronomi
★ Osmanlı Devleti’nde kuruluştan itibaren tarih ve coğrafya eserleri de verilmeye başlanmıştır. Osmanlı tarihçileri arasında Enveri, Amasyalı Şükrüllah, Tursun Bey, Hoca Sadettin, Aşık Paşazade, Neşri, Kemal Paşazade, Mustafa Selaniki ilk akla gelenlerdir.
★ II. Bayezit Dönemi’nde Molla Lütfi, Sinan Paşa, Müslihiddin bin Sinan gibi bilginler matematikte ön plana çıkmışlardır. Ünlü matematik ve astronomi uzmanı Matrakçı Nasuh ise Yavuz Dönemi’nin meşhur bilginidir.
★ XVI. yüzyılda pozitif bilimlerde önceki dönemlere göre duraklama görülmesine rağmen coğrafya alanında canlanma olmuştur. Haritacılık konusunda ön plana çıkan ise Piri Reis’tir.
★ İki harita yapan Piri Reis, birinci haritada; Güneybatı Avrupa, Kuzeybatı Avrupa, Güneydoğu ve Orta Amerika sahillerini, ikinci haritada ise; Atlas Okyanusu’nun kuzeyi ve Kuzey Amerika’yı çizmiştir.
★ Piri Reis’in en önemli eserlerinden biri de Akdeniz ve Ege kıyılarındaki şehirlerin resim ve haritalarını gösteren ve denizcilik hakkında geniş bilgi verdiği Kitabıbahriye adlı eseridir. Ayrıca bu eserde dünyanın yuvarlaklığı, gel git olayı, pusulanın kullanımı, Amerika kıtasının varlığı gibi konulara değinmiştir.
TYCHO BRAHE VE TAKİYÛDDİN MEHMET
XVI. yüzyılda Avrupa ve Osmanlı’da rasathane kuran iki çağdaş gökbilimci ortaya çıkar. 1546 – 1601 yılları arasında yaşayan Danimarkalı Tycho Brahe, Kral II. Frederick’i ikna ederek Hveen Adası’nda 1576 yılında Ortaçağ sonrasının ilk rasathanesini kurdu.
Tycho Brahe, Copernicus’un güneş merkezli gezegenler görüşünü destekleyenlerden bir noktada ayrılıyordu. Brahe’ye göre, dünya hareketsizdi ve güneşle ay, dünyanın etrafında, gezegenler de güneşin etrafında dönüyorlardı. Brahe kendi gözlemevinde kullandığı, döneminin en gelişmiş aletleriyle duyarlı gözlemler yaparak gök cisimlerinin koordinatlarını saptamakla kalmadı, Nova ve Kuyruklu Yıldızları da gözledi.
O’nun yaptığı gözlemler ve elde ettiği bulgular, Kepler’in ünlü kanunlarını geliştirmesine ve günümüzün güneş sistemi modelini kurgulamasına neden oldu.
Brahe 1563 yılında Jüpiter ve Satürn kavuşum gözlemlerini içeren Tabulae Prutenicae adlı kataloğunu yayınladı. 1577 yılında görülen Kuyruklu Yıldızı da inceledi ve Liber de Corneta adlı yapıtını yazdı.
Tycho Brahe Hveen Adası’ndaki çalışmalarını sürdürürken, çağdaş bir gökbilimci de İstanbul’da çalışmalarını sürdürmekteydi. Bu gökbilimci 1521 yılında Şam’da doğan Takiyüddin Mehmetti.
Takiyüddin’in İstanbul’a yerleştiği 1570 yılına kadar, gökbilimle ilgilenmek amacıyla rasathane kurulmamış olduğundan, gökbilimle ilgili bilgiler eskiden kalma Arapça ve Farsça kitaplardan öğrenilmekteydi. Gözlemlerle ilgili hesaplar da eskiden hazırlanmış olan gözlem kataloglarından yararlanılarak yapılıyordu. Bu gözlem kataloglarına dayanılarak yapılan hesaplar doğru sonuçlar vermekten uzaktı. Yeni bir gözlem kataloğu düzenlenmesi için bir rasathane kurulması gerekiyordu.
Takiyüddin, matematik ve gökbilim konusundaki yeteneğine büyük önem veren Hoca Sadettin Efendi’nin yardımlarıyla Padişah III. Murat’tan rasathanenin kurulması için izin, yer ve ödenek aldı. Kendisi de rasathanenin müdürlüğüne atanarak inşaasına nezaret etmekle görevlendirildi. Bugün, Cihangir Tophane sırtlarında kurulmuş olan İstanbul Rasathanesi’nin yapımına kesin olarak ne zaman başlandığına dair kanıt niteliğinde herhangi bir belge bulunmamasına karşın, rasathanenin aletleri ve yapımı tamamlanmamış da olsa 1575 – 1580 yılları arasında gözleme açık olduğu kesindir.
Sonuç olarak Takiyûddin Mehmet, Tycho Brahe ile karşılaştırıldığında, Takiyyûddin’in Brahe’den daha net ve dakik rasatlar (hesaplamalar) yaptığı ortaya çıkmaktadır. Ayrıca Takiyûddin’in rasathanesinde bulunan bazı aletler Brahe’nin aletlerinden daha üstündü.
Ancak Takiyyûddin rasatlarını (hesaplamalarını) tamamlayamazken, Brahe uzun süre çalışmalar yapmış ve 777 yıldızın yerini tespit etmiştir.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.