Fatih Sultan Mehmet’in Arnavutluk Seferi
Padişahın Arnavutluk Seferi
12 Nisan 1463’de İskender Bey ile Fâtih arasında imzalanan anlaşmaya karşı çıkan papa ile Venedikliler, İskender Bey’i Osmanlılar aleyhine çevirmek için fırsat gözlemekte idiler. Nitekim, anlaşmanın üzerinden henüz bir yıl geçmediği halde, vukua gelen Bosna fütuhatı dolayısıyla hem kendileri hem de Arnavutluk için bir Türk tehlikesinin kaçınılmaz olduğunu iddia ile Macarlarla birlikte İskender Bey’i kendi saflarına çekmeyi başardılar. İskender Bey yeminli anlaşmasını böylece bozarak, Macar-Venedik savunma ittifakına katıldı. Hemen arkasından, 1464 Nisan’ında, müttefikleri ile birlikte, Türk topraklarına tecavüzlere başladı. Ayrıca Venediklilerle papa, kendisine maddi destekte bulundular.
Padişah, Mahmud Paşa’yı Mora’ya gönderdiği sırada Ohri sancak beyi olan Balaban Paşa’yı da önemli bir kuvvet ile İskender Bey’in üzerine şevketti. Balaban Paşa, ilk çatışmada İskender’i iyice hırpalayıp sekiz kumandanını esir aldı (19 Ağustos 1464). Bu durum, hem İskender Bey, hem de Arnavutlar üzerinde büyük bir etki yaptı. Ohri, Debre ve Tiran yakınlarında peşpeşe vukubulan savaşlarda İskender Bey yaralandı. Esir edilen yeğeni İstanbul’a gönderildi.
Balaban Paşa ile İskender Bey arasındaki savaşlarda 1464 yılında bir sonuç alınamadığı için, mücadeleler ertesi yıl da devam etti. 1465 Ağustos’unda Balaban Paşa’nın güçlü birliklerle başlattığı harekâtı durdurmaya muvaffak olan İskender Bey, Paşa’ya destek olmak üzere gelen Arnavut Yakub Paşa’yı şehid etmiş, Türk kuvvetlerini de mağlubiyete uğratmıştı. İskender Bey, bu başarılarını, Venedik ve Papalık devletlerinden aldığı mühim yardım ve desteğe borçludur.
Ahdini bozan İskender Bey’in Macaristan ve Venedik tahrikleri ile Osmanlı devletini yıldırma teşebbüslerinin ve arka arkaya isyanları ile elde ettiği kısmî başarıların düşmanlara cesaret vermesi, Adriyatik ile Tuna arasında yegane tehlike unsuru olan bu bölgeye padişahın bizzat sefere çıkmasına sebebiyet vermiştir. Fâtih’in sefere çıktığını duyan İskender Bey, telaşa kapıldı ve kendisini tahrik eden İtalyan devletleri ile Macarlara başvurarak yardım istedi.
Diğer taraftan 150.000 kişilik bir ordu ile 1466 baharında Arnavutluk’a giren Fâtih Sultan Mehmed, hareketlerinde oldukça sert davrandı. İskender Bey’e yardım eden şehir ve kaleleri cezalandırdı. Padişah ile bir meydan savaşma cesaret edemeyen İskender Bey, sarp dağlara çekilmişti. Fâtih, İskender Bey tarafından iyice tahkim edilen Kroya’yı kuşattı ise de alamadı. Kale önünde takılıp kalmak istemeyen Fâtih, Jund ovasmdaki İskombi suyu üzerinde bulunan Valne harabelerinden bir şehir ve kale tesis ederek ismini İlbasan koydu. Burasını iyice tahkim eden padişah, içine muhafızlar yerleştirdi. Arnavutluk’un altı mühim kalesini de ele geçiren Fâtih Sultan Mehmed, burada fazla kalmayarak İstanbul’a döndü.
Türk ordusunun Arnavutluk’tan çekilip, Kroya önlerinde yalnızca Balaban Paşa’nın bırakıldığını gören İskender Bey, hemen meydana çıktı. Kuşatma altında bulunan Kroya’ya giremediği için, ahdi bozması hususunda kendisine destek va’dedenlerden yardım toplamaya gitti. Papadan da yardım isteyen İskender Bey’i ertesi yıl, Türklere karşı yeniden başlattığı mücadelesinde göreceğiz.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmamış.