Türklerin Rumeli’ye Geçişleri

26 Mart 2014 tarihinde tarafından eklendi.

Türklerin Rumeli’ye Geçişleri

Türkler daha Osman Gazi zamanında (1321) Mudanya’yı aldıktan sonra, Marmara’dan Doğu Trakya’ya geçmiş ve bu bölgede onsekiz ay kadar dolaşarak ülkelerine dönmüşlerdi. Bu geçiş onlara bir fikir vermiş; Türklerin bu cevelanı Bizans imparatoru Andronikos’u büyük bir telaşa sevketmiş idi. Nihayet, yukarıda zikredildiği gibi, Kantekuzenos’a yardım için Rumeli’ye geçen Türk birlikleri mıntıkanın jeopolitik durumunu yakından tetkik imkanı bulmuşlar; hatta Gelibolu yakınlarındaki Çimbe kalesini üs olarak almışlardı.

Türk tarihinde destani bir şekilde yer alan Rumeli’ye geçiş hadisesi, sonuçları itibariyle fevkalade önemlidir. Kaynakların verdiği bilgilere göre, babası tarafından Rumeli’nin fethi ile görevlendirilen Süleyman Paşa, bu harekatı, bölgeyi iyi tanıyan Karesi Beyliği’nin kendilerine geçmiş olan ünlü kumandanları ile gerçekleştirme imkanı bulmuştur. Harekata katılan beylerden Hacı İlbeyi, Evrenos Gazi, Lala Şahin Paşa, Gazi Fazıl ve Ece beylerle birlikte Çanakkale boğazına gelen Süleyman Paşa, önce kırkar kişilik iki sal yaptırarak seksen gaziyi Çimbe kalesine geçirmiştir. Bilahare kalenin limanında bulunan gemilerle askerlerini de karşıya geçiren şehzade, Akçaliman’ın fethinden sonra da, burada bulunan Rum gemilerini kiralayarak, asker nakline devam etmiştir. Yaklaşık üçbin askerle başlayan harekat, Konuşhisar ve Gelibolu’nun fethi ile hızla gelişti (1354). Osmanlı askerleri, daha sonra Bolayır’ı ele geçirerek, Tekirdağı’na kadar uzanan Marmara sahili istikametinde yayılmaya başladılar.

Osmanlı Türklerinin bu süratli ilerlemeleri Bizans imparatorunu telaşa düşürüp tedbirler almaya sevketti. İmparator, Orhan Gazi’ye haber göndererek, Çimbe kalesini 10.000 altın karşılığında kendisine satmasını ve Türk kuvvetlerinin Gelibolu’yu terketmelerini talep etti. Ayrıca kendisiyle İzmit’te mülakat yapma teklifinde bulundu. Orhan Gazi de, yardımları mukabilinde verilmiş olan Çimbe kalesini bırakabileceğini, ancak bizzat gaziler tarafından fethedilmiş olan Gelibolu’yu terkedemeyeceğini ve hastalığı sebebiyle de İzmit’teki görüşmeye gelemeceyeceğini bildirdi.

Kantekuzenos, İzmit’e kadar geldiyse de Orhan Bey’le görüşemeden geri döndü. Hemen arkasından da, Sırp ve Bulgarlarla temas kurarak, Türkleri Balkanlar’dan tamamıyla atma yolunda bazı başarısız teşebbüslerde bulundu. Ancak Bozcaada’da hapis bulunan rakibi İoannes’in Venediklilerin yardımı ile kurtulup gelmesiyle, saltanatı ona bırakmak zorunda kaldı ve bir manastıra çekilerek Orhan Gazi ile tüm ilişkilerini kesti. (1355).

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.