Patrikhanelerin Bugünkü Durumu

8 Mayıs 2014 tarihinde tarafından eklendi.

Bugünkü Durum

Dinî olmayan siyasi faaliyetleri yüzünden selahiyetleri kaldırılan Patrikhane, Türk İstiklal Savaşı sırasında, batının desteği ile Türk topraklarına saldıran Yunanistan’ın yanıbaşında yer almıştır. Nitekim, Sevr Antlaşması ile her türlü murâkebeden uzak kalıp Yunanistan lehine eski Bizans’ı kurma hayali peşinde koşan Patrikhane’de teşekkül eden Mavri Mira Cemiyeti, Atatürk’ün nutuklarında belirttikleri üzere, en buhranlı zamanlarda, vilayetler dahilinde çeteler teşkil ve idare etmek, mitingler ve propagandalar yaptırmakla meşgul olmuştur.

Ancak, Sevr Muahedesi’nin Türk toplumunun direnişi ile tatbik edilememesi üzerine Patrikhane zor bir durumda kalmıştır. Evvela, Anadolu ile hiçbir ilgisi kalmadığı gibi, Ankara’da teşekkül eden Milli Hükümet, Türk Ortodokslarını ayrı bir teşkilat kurmaya teşvik etmiştir. Nitekim, Türk Ortodoksları, 1923’ten sonra Fener Patrikhanesi’nden ayrılarak Papa Eftim idaresinde ayrı bir teşkilat kurmuşlardır. Öte yandan, iktidardan düşen Venizelos’a sadık kalması yüzünden, mütarekeden beri Atina hükümetinden almakta olduğu 800.000 dırahmiden mahrum kalan Patrikhane’nin, Saint Synode’un muhalefetine rağmen, kral Constantin’e taraftar olması, onun dinî olmayan siyasi faaliyetlerine en büyük işarettir. Nitekim, 1921 Haziran’ında Edirne’de toplanan Synode’da patrik seçilen eski Atina metropolidi Meletios Metaxakis’in (8 Aralık 1921) Milli Hükümet aleyhine tecelli eden siyasi faaliyetleri büyük zaferden sonra hüsranla neticelenmiş ve 10 Temmuz 1923’te Yunanistan’a kaçmak suretiyle cezadan kurtulabilmiştir. Bu yüzden, Türk hükümetinin haklı tutumundan endişe eden Yunan hükümeti, Patrikhane’yi Selanik’e veya Mont Athos (La Sainte Montagne) da Lavra Manastırı’na nakletmeyi düşünmüştür.

Bu sebeple, meşruiyetini kaybeden bu makamın İstanbul’da kalıp kalmaması birçok müzakere ve münakaşalara konu olmuştur.

Şurası bir gerçektir ki, Lozan Konferansı‘nda Türkiye’de Osmanlılar tarafından verilen bütün imtiyazların kaldırıldığını Batılılara kabul ettiren genç ve enerjik Türkiye Cumhuriyeti, Patrikhane’nin sırf bir lütuf olarak, dinî ibadete ait hizmetleri yerine getirmek şartıyla İstanbul’da kalabileceğini ortaya koymuştur.

Nitekim, Saint Synode, Yunanistan’a kaçan Meletios Metexakis’i istifa etmiş kabul ederek, yerine 6 Aralık 1923’te VII. Gregoire’ı seçmiştir. Bununla beraber, 17 Ekim’de yeni patrik olarak seçilen VI. Constantin’in patrikliğini kabul etmeyen Türk hükümetinin arzusu üzerine, 13 Temmuz 1925’te III. Basile yeni Fener patriği seçilmiştir.

Bütün bunlara rağmen, Patrikhane’nin, bugün tamamen siyasi bir mahiyet arzeden Doğu ve Batı Kiliseleri’nin birleşmeleri ile ilgili meselelere eğilmesi ve dolayısıyla varlığını, samimi Ortodoksların haklı itirazlarına rağmen, papalığın himayesine bırakma çabaları, üzerinde durulması icap eden meseleler halinde karşımıza çıkmaktadır.

Etiketler:

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Şu Sayfamız Çok Beğenildi
Tarih Kodlamaları